Fareli Şaraptan Boğa Penisine: Ülkelerin Sıra Dışı Yemeklerinin Sergilendiği “Mide Bulandırıcı Yemekler Müzesi”

0
1471

Farklı kültürlerin birbirinden ilginç yemeklerini tanımak ister misiniz? İşte İsveç’te yer alan bir acayip Mide Bulandırıcı Yemekler Müzesi.

1. Ringa balığı turşusu, kokmuş tofu, kelle paça ya da kurtçuklu peynir… Tüm bu “mide bulandırıcı” ve sıra dışı yemeklerin bir hikayesi var

2. Bu durumun farkında olan Disgusting Food Museum, yani Mide Bulandırıcı Yemekler Müzesi, birbirinden ilginç bu yemeklerin hikayelerini bizlerle paylaşıyor

3. İsveç’in Malmö şehrinde yer alan bu bir acayip müze, 2018 yılının Kasım ayında açılmıştı. Açılalı ise 2 yıl oldu

4. Müzede Peru’nun ünlü yemeği kızarmış gine domuzundan boğa penisine birçok ilginç yemek sergileniyor

5. Müze, ziyaretçilerini bu birbirinden ilginç yemeklerle tanıştırarak onların sınırlarını zorlamayı ve yemek anlayışlarını değiştirmeyi hedefliyor

6. Bu müzede dünyanın dört bir yanından seçilen sıra dışı yemeklere dokunabilir, onları koklayabilir ve tadabilirsiniz

7. Peki sizleri bu ilginç müzede tam olarak neler bekliyor?

Müzede genellikle mide bulandırıcı bir tada ve kokuya sahip olan ya da mide bulandırıcı malzemeler içeren yemekler yer alıyor. Müzede bugüne kadar 80 farklı mutfaktan yemekler sergilenmiş. En çok ilgi gören yemekler ise şu şekilde:

  • Surströmming, İsveç’e özgü bir ringa balığı turşusu.
  • Casu marzu, Sardinya’ya özgü kurtçuklu bir peynir.
  • Hákarl, İzlanda’ya özgü köpek balığı eti turşusu.
  • Durian, iğrenç kokusuyla nam salmış Tayland’a özgü bir meyve. Kokusu o kadar rahatsız edici ki Singapur ve Malezya gibi ülkeler bu meyveyi halka açık alanlarda tüketmeyi yasakladı.

8. Müzede tadabileceğiniz tek şey mide bulandırıcı yemekler değil! Aynı zamanda Çin’e özgü yavru fareli pirinç şarabını ya da Rusya’ya özgü kısrak sütlü içeceği de tadabilirsiniz

9. Son olarak müzenin ortaya çıkış hikayesinden de kısaca bahsedelim;

Müzenin kurucularından olan West, aslında bir psikolog. Kendisi et tüketimine dair bir makale okuduktan sonra farklı kültürlerin alternatif protein kaynaklarını araştırmaya karar vermiş. İşte böylelikle karşısına bebek fareler, ördek embriyoları, sakatatlar ve örümcekler çıkmış. Anlayacağınız bizlerin “iğrenç” olarak nitelendirdiği tüm bu yemekler, kendi kültürlerinin ayrılmaz bir parçası.

Kaynak: 1

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz