Beynimizi Alzheimer’dan korumak için neler yapmalıyız? Hangi yolları denemeliyiz? Gün geçtikçe artan Alzheimer hastalığına karşı neler yapılacağı konusundaki detaylar haberimizin devamındadır.
1.
Toplumda her geçen gün artan Alzheimer hastalığına bağlı olarak bu alanda daha çok çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Yapılmış olan son çalışmalara göre, kaliteli bir eğitim ve evlilik beynin Alzheimer’dan korunmasında önemli derecede rol oynuyor.
Alzheimer hastalığının en bilinen işaretlerinden biri unutkanlık olarak ortaya çıkıyor. Bunun yanı sıra, hastanın kişilik özelliklerinde değişiklik gözlenmekte ve beceri kaybı olmaktadır. Alzheimer hastalığının içinde olan kişilerde zaman içinde çevresini tanımama, kendini ifade edememe gibi durumlar görülmektedir. Sonraki evrelerde hasta kendisine bakamayacak duruma gelerek yatağa bağımlı hale gelebiliyor.
2.
Alzheimer hastalığının başlıca özelliği beyin hücrelerinin aşamalı şekilde ölmesine sebep olan yanlış katlanan proteinlerin meydana getirdiği “plakalar” ve “düğümler”dir. Bu proteinlerin etkinlik durumunu durdurmak veya etkinliğini geri döndürmek için yapılmış ilaç araştırmalarında bir sonuca ulaşılamamıştır. Bu sebeple Alzheimer hastalığına sebep olabileceği düşünülen ortak risk olgularına karşı savaşla hasta sayısının azaltılıp azaltılamayacağına dair çalışmalarda artış meydana gelmiştir.Cambridge Üniversitesi Klinik Sinir bilim Departmanından Prof. Hugh Markus eğitimin Alzheimer hastalığı üzerine etkisi ile alakalı bir çalışma yapılmıştır. Bu çalışmada Prof. Markus 17.000 Alzheimer hastasının genetik varyantlarını incelemiştir. Bu incelemenin sonucu insanların eğitim düzeyinin, Alzheimer hastalığının riskinin azalmasında etkili olabileceği düşünülen genetik varyantlara rastlanmıştır.İsveç Karolinska Enstitüsü’nden Dr. Susana Larsson “bu sonuçlar, eğitimin Alzheimer hastalığı riskinin düşmesi ile bağlantılı olduğuna dair güçlü bir kanıt sunmaktadır ve eğitimin iyileştirilmesinin bu yıkıcı hastalığa yakalanmış insan sayısını azaltmada önemli bir etkisi olabileceğini önermektedir” diyor. Bu alanda gerçekleştirilen çalışmalar gösteriyor ki eğitim, beyin ağlarının ve bağlantılarının geliştirilmesine katkı sağlamaktadır.
3.
Alzheimer riskinin düşürülmesinde etkili olabileceği sanılan bir diğer şey ise kişilerin medeni durumuna bağlı olabilir. College London Üniversitesi’nden psikiyatrist Andrew Sommerlad 800.000 kişide yaptığı bir çalışmada bu soruyu araştırmıştır. 15 değişik çalışmanın bilgilerini toplayan psikiyatrist Sommerlad 812.047 kişinin medeni durumunu göz önüne alarak bir değerlendirme yapmış. Bu çalışmaya göre hiç evlenmemiş kişilerin Alzheimer hastalığına yakalanma riskinin, evli kişilere göre % 42 daha çok olduğu görülmüştür. Dul kalmış kişilerin ise evli kişilere oranla % 20 daha fazla risk altında olduğu sonucuna varılmıştır.Psikiyatrist Sommerlad bunun sebebini ise “evli kişiler daha sağlıklı bir hayat yaşamaya eğimlidirler ve daha sosyal bir hayatları vardır. Ki bu neden daha az demans geliştirmeye yatkın olduklarını açıklayabilir,” olarak belirtmektedir.Bu çalışmada varılan sonuçlar sosyal ve ailesel katılımın, genel zihinsel ve fiziksel sağlık üstünde etkisini inceleyen öteki araştırma sonuçları ile uyumlu olması, evliliğin Alzheimer’da etkisinin olabileceğini ispatlar niteliktedir.
Kaynak: 1
